Akne ve siyah nokta, çoğumuzun hayatının bir döneminde karşılaşabildiği cilt sorunlarından. Özellikle yoğun akne problemi olanların karşılaştığı zorlukları çok iyi biliyoruz. Biz de bu nedenle işin uzmanına danışıp, Cildimveben.com okurlarını bilgilendirmek istedik. Akne ve siyah noktalar hakkında tüm merak ettiklerimizi Uzman Dermatolog Mustafa Bayram'a sorduk. "Akneli ve siyah noktalı cilt bakımı nasıl olmalı, hangi uygulamalardan uzak durmalıyız" gibi merak edilenleri keşfetmek isteyenleri yazımızın devamına alalım!
Karma ve yağlı ciltlerde akne ve siyah nokta oluşumunu daha sık görüyoruz. Çünkü yağ sekresyonu daha fazla olan ciltler akneye ve siyah noktaya daha eğilimli olabiliyor. Kuru ciltlerde akne genellikle daha az oluşur. Ancak tabii ki akne ve siyah nokta sadece yağlı ciltlerde oluşur diyemeyiz. Cilt bakımına ve temizliğine dikkat edilmediğinde tüm cilt tiplerinde akne, siyah nokta gibi cilt kusurları meydana gelebilir.
Öncelikle akne oluşumunu anlamak için kişinin cildindeki dokuları bir yağ balonuna benzetebiliriz. Bu balon şiştikçe ve kontrol altına alınmadıkça şişmeye devam ediyor ve patlıyor. Patlama sonucunda da cilt yüzeyinde akne oluşumu meydana geliyor.
Kullanılan bazı asit bazlı içerikler ise ciltteki yağın dengelenmesine ve bu yağın kurumasına yardımcı olabiliyor. Salisilik asit, Glikolik asit, mandelik asit, laktik asit ve A vitamini türevleri içeren bazlı cilt bakım ürünleri cildin yağ dengesini ayarlamak ve akne oluşumunu engellemek için kullanılabilir. Asit bazlı içerikler akne tedavisinde destekleyici olarak kullanılabilir, bunların yanında akneyi kurutmak için içten kurutucu medikal ilaçları da tercih edebiliyoruz.
Özellikle akne tedavisine destek olması için Cildimveben editörleri olarak favorilerimizden biri La Roche Posay Effaclar Peeling Etkili Serum. Bu serumun içeriğindeki %3.5 Glikolik asit, LHA ve %1.5 Salisilik asit akneye karşı etkinlik gösteriyor. Aynı zamanda içerisindeki Niacinamide ve La Roche-Posay termal suyu içeren formülü ile yatıştırıcı etki sağlıyor.
Ürünü burada inceleyebilirsin
Akne, cildimizin daha fazla ürettiği bir bakteriden dolayı meydana gelir. Özellikle cildimiz hormonsal ve benzeri sağlık nedenleriyle daha fazla yağ ürettiği zamanlarda deri yüzeyindeki akne bakterilerinde de artış gözlemlenir. Derimizin taşıyamayacağı kadar fazla miktarda bakteri olduğunda akne oluşur.
Bu görüş, bilimsel olarak doğru değil. 7'den 70'e her cilt tipinde akne görebiliyoruz. Fakat aknelerin en çok görülme sıklığı 13'lü yaşlarda başlıyor ve 30'lu yaşlara kadar devam ediyor.
Yetişkin aknesi değişen bakım ve hijyen şartlarıyla birlikte artık daha sık karşımıza çıkıyor. Yetişkin aknesinin kadınlarda daha sık görülmesinin nedeni kullanılan yanlış makyaj malzemeleri ve bunların doğru şekilde, düzenli olarak temizlenmemesidir.
Sadece akneye yönelik yapılan tedavilerde anti aging etkisi görmek, çok fazla amaçladığımız bir durum değil. Fakat tam tersi, kullanılan anti aging bakım ürünleri, bazı durumlarda ciltteki akne ve siyah noktalara da iyi geldiği için tercih edilebiliyor. Çünkü akne amacıyla tavsiye ettiğimiz ürünler daha kısa dönemli kullanım gerektiriyor. Bu da bizim için anti aging anlamda etkili sonuç almamızın önüne geçiyor.
Akne medikal tedavileri hem aknelerde hem de anti aging etkisi gösterdiği için tercih ediliyor. Akne tedavileri arasında kimyasal peeling ve lazer tedavileri çok popüler çünkü bu gibi medikal işlemlerde kullanılan salisilik asit ve glikolik asit oranları daha yüksek oluyor. Böylece tek uygulamada daha etkili bir sonuç alabiliyoruz ve ileriki dönemlerde kişilerin akne problemi daha az tekrarlıyor.
Medikal lazer tedavilerinde akne izleri, güneşe bağlı lekeler, ince kırışıklıklar, renk ton eşitsizliği ve elastikiyet kayıpları onarılabiliyor.
Yağlı, akneye eğilimli ciltler için yaşlanma belirtileriyle de savaşan bir favorimiz var: SkinCeuticals Silymarin CF Serum. Ciltteki yağlanmanın azalmasına destek olan, antioksidan özelliği ile yaşlanma karşıtı bakım yapan bu serum %0,5 silymarin, %15 saf C vitamini, %0,5 ferulik asit, %0,5 salisilik asit içeriyor. Yağlanmanın getirdiği cilt kusurlarının görünümünün azalmasına yardımcı olduğunu, aynı zamanda da ince çizgi ve kırışıklıklar üzerinde gözle görülür bir etkisi olduğunu da söylemeden geçmeyelim.
Ürünü burada inceleyebilirsin
Akne tedavisinin ilk basamağı akne oluşumunu engellemektir. Fakat medikal akne tedavilerinde ilaç kullanmaya siyah noktaların arttığı ve kızarık aknelerin ilerlediği durumlarda başlanır. Medikal akne tedavileri için ilaç tedavisine 12-13 yaşlarından sonra başlıyoruz. Kişinin ihtiyacına göre krem formda veya ağızdan alınan ilaçlar 12 yaşından itibaren verilebilir.
Burada kişinin aknelerinin durumu çok önemlidir. Orta ve şiddetli aknelere sahip olan hastalar eğer ağır ilaçlar kullanmak istemezse ağızdan alınan antibiyotikleri tercih edebiliriz. Eğer kişi antibiyotik kullanmayı da kabul etmiyorsa lazer ve kimyasal peeling tedavilerine yönlendiriyoruz.
Sağlık Bakanlığı tarafından sertifikasız olan ürünlerin klinik deneyleri yapılmamış oluyor. Ben, hastalarım için Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanmamış ürünleri kullanmıyorum ve tavsiye etmiyorum. Klinik çalışmaları tamamlanmış olan ürünlerin içeriği ve ciltte sonuçları daha belirgin olduğu için daha güvenilir buluyorum.
Evde yapılan cilt maskelerinden biri de aspirini limonla karıştırıp yüze sürmek. Aspirin'in içeriğinde 500 mg Salisilik asit bulunuyor. Bunu direkt olarak cilde uygulamak çok riskli sonuçlar ortaya çıkarır hatta ileri durumlarda ciltte yanık gibi tehlikeler yaratabilir. Bu nedenle evde doğal maske yapmak yerine güvenilir cilt bakım ürünleri kullanmak cilt sağlığı için daha doğru olacaktır.
Bazı cilt bakımlarında komedon dediğimiz siyah noktalar ve pütürler kontrollü bir şekilde sıkılarak temizleniyor. Fakat bu sıkmanın şiddeti ayarlanmazsa ciltte kalıcı izler olabiliyor ve akne problemi tekrarlayabiliyor. Evde akne sıkmak dermal hasar yaratabiliyor ve ciltte kalıcı skar gibi riskli sonuçlar ortaya çıkarabiliyor.
Klasik akne tedavileri en az 2 ay sürer. Şiddetli akne tedavilerinde ise cildin kendini onarması 6. aydan itibaren başlayabilir. Bu nedenle akne tedavisinde mutlaka kişiler sabırlı olmalılar. Akne tedavi süresinde akneleriyle oynayanlarda tedavi sonrası akne lekelerini görebiliyoruz. Akne tedavisi sonrası leke kalmaması için cildini mutlaka güneşten korumanı öneririz. Eğer akne tedavisi sonrası ciltte leke kaldıysa kimyasal peeling ve lazer uygulamaları yapılabilir.
Evet, yaz aylarında bazı kişilerde daha az akne sorunu oluşabiliyor. Bunun sebebi UV ışınlarının az da olsa sivilce kurutucu etkisinin olması. Fakat bu durum, cildimizi UV ışınlarından korumayacağız anlamına gelmemeli. Güneş koruyucusu sürdükten sonra da güneşin akneler üzerindeki kurutucu etkisinden yararlanabilir ve cilt lekelerini önlemiş olabiliriz.
Akneli cilde sahip olanların evde kullanmasını tavsiye ettiğim içeriklerin başında salisilik asit ve glikolik asit türevleridir. Tabii evde kullandığın ürünlerin düşük konsantrasyonda olmasına dikkat etmelisin. Yüksek asit içerikli ürünler ciltte yanma ve hasar durumları meydana getirebilir.
Akneli cilde sahip olanlar, sabahları cildini akneli ciltler için uygun olan yüz yıkama jelleriyle 1-2 dakika boyunca köpürterek temizlemeli ve sonrasında tonikle cildini güne hazırlamalı. Gün aşırı veya ihtiyacına göre salisilik asit ve glikolik asit içeren peelinglerle cildini derinlemesine temizleyebilirsin.
Akneye eğilimli cilde sahip Cildimveben editörleri, Vichy Normaderm Phytosolution serisinin temizleyicisini ve günlük bakım kremini bakım rutinlerinden eksik etmiyorlar. Salisilik asit içeren bu seri, cilt kusurlarına engel oluyor, cildi yağlı his bırakmadan nemlendiriyor, leke, görünür gözenekler ve siyah nokta gibi cilt kusurlarının görünümünü azaltıyor.
Ürünü burada inceleyebilirsin
Akne oluşumu yapısal bir problemdir. Bazı kişilerde süt ürünleri sivilce yaparken, bazı cilt tiplerinde ise bir sorun yaratmamaktadır. Bu nedenle kişilerin kendini iyi gözlemlemesi ve cildinde akneye sebep olabilecek baharatlı, yağlı ve süt ürünleri içeren gıdalardan gerekli durumlarda uzak durması önemlidir.
Akne problemi bize vücut sağlığı açısından yol gösteriyor olabilir fakat direkt organ sağlığı kaynaklı akne problemi gözlemlemiyoruz. Hormonsal olarak aşırı tüylenme ve akne gibi problemlerle karşılaşabiliyoruz. Fakat karaciğer problemi gibi organ kaynaklı akneler pek yaygın değildir. Unutmayalım, akneler aslında bir deri rahatsızlığıdır!
Sosyal medyanın yaygınlaşması ile gençler kendini daha kusursuz görmek istiyor. Minik akneler ve cilt sorunları gençlerin kendilerini özgüvensiz hissetmelerine yol açabiliyor. Bu gibi durumlarda, akne probleminin bir tedavisi olduğunu ve doğru tedavi ile aknelerin kontrol altına alınabileceğini unutmayalım.
C vitamini hem anti aging hem de akne tedavisinde kullanılabilir. Akneli ciltlerin dikkat etmesi gereken ürünlerin başında yağ bazlı merhem kremler geliyor. Yağlı kremler ciltte akne oluşumunu tetikleyebilir. Fakat C vitamini serumu akneli ciltler için güvenlidir.
Siyah nokta, aslında akne oluşumunun bir önceki halidir. Yani cildimizdeki aşırı yağlanma sorunu ilk önce siyah nokta olarak karşımıza çıkar, kontrol edilmezse akneye dönüşebilir. Kozmetik ürünler, temizlenmeyen makyaj artıkları ve yağ birikimi de ciltte gözeneklerin tıkanmasına yol açabilir. Bunlar da siyah noktaya dönüşerek cilt pürüzsüzlüğünü gölgede bırakabilir.
Milia adı verilen minik beyaz pürüzlerin içinde yağ kesecikleri bulunur. Maalesef bunların medikal tedavisi bulunmuyor. Dikkatli bir şekilde uzman tedavisiyle milia beyaz noktaları temizlenebiliyor. Kapalı komedon adı verilen siyah noktalar sıkarak temizlenebilir. Komedonlar tedavi edilmez ve temizliğine dikkat edilmezse akneye dönüşebilirler.
Evde yapılan dermaroller gibi yüz temizleme ürünleri dikkat edilmediği sürece yüzde iz bırakabilir ve cilt sağlığı açısından risk oluşturabilir. Uzmanlar tarafından yapılan profesyonel cilt bakımı uygulamalarını da 1-2 ayda bir öneriyorum. Düzenli cilt bakımı yaptırmak cilt temizliği ve cilt pürüzsüzlüğü için olumlu sonuçlar yaratıyor.
Burunda kullanılan siyah nokta bantlarının içeriği çok önemli. Eğer kişinin siyah nokta bantlarına alerjisi yoksa kullanılabilir. Bazı kişiler hiç memnun kalmazken, bazı kişilerden olumlu yorumlar duyabiliyoruz.
Siyah nokta bantları gözeneklerimize dolan yağı ve kiri çekerek gözeneklerin temizlenmesini sağlıyor. Eğer siyah nokta temizliğinden sonra cilt bakımına dikkat edilmezse, gözeneklere yeniden yağ ve makyaj artığı dolmasına izin verilirse yeni siyah noktalar da kaçınılmaz olabilir.
Buharla cilt temizlemek siyah noktalar için değil gözeneklerin içeriğini temizlemek için yapılıyor. Buharla cilt temizlemek siyah nokta ve akne için etkin bir rol oynamaz tam tersi aknelerin artmasına yol açabilir. Buhar maskesini yalnızca gözenekleri temizlemek ve cildin yumuşaması için önerebiliriz.
Aknesi olmayan ama cildinde yoğun siyah noktalar olan kişilere ilk olarak cilt bakımı yaptırmasını öneriyoruz. Cilt bakımı sonrasında glikolik asit, salisilik asit veya retinoid asit içeren bakım ürünleri tavsiye edebiliriz.
Bu makaleler de ilgini çekebilir
Soru sormak için üye ol veya giriş yap
Son Aramalarım
Popüler Aramalar
Uygun sonuç bulunamadı!
Lütfen yazım hatalarını kontrol et veya farklı bir arama terimi gir.